2 Mayıs 2016 Pazartesi

Dersimiz Venezuella.

Elektrik üretiminin yüzde 63’nü ülkesindeki hidroelektrik santrallerinden karşılayan, buna karşılık 2003- 2012 yılları arasında elektrik tüketimi yüzde 49 artarken, toplam kurulu güç sadece yüzde 28 artmış.
            Ülkede konutlarda elektriğin fiyatı 2013 yılından beri sabit olarak 0,03 $/kwh olmasına rağmen pek çok konutta elektrik sayacının bulunmadığı, geri kalanın da yeteri kadar denetlenmediği, satışa sunulan toplam elektriğin yüzde 40’ının kayıp/kaçak olduğu tahmin ediliyor.
            Buna rağmen son yıllarda yaşanan kuraklığın da etkisiyle, hidrolik santrallerde üretimin düşmesi sonucunda Diesel jeneratörlerle üretimin arttırılması çabası da yeterli olmayınca, kaçınılmaz olarak büyük elektrik krizi de başlamıştır.
            Krizi önceden görüp önlem alamayan yönetim ise, kriz çıktığında krizi yönetmek adına Devlet Başkanı Nicolas Maduro’nun tasarruf önlemleri çerçevesinde,
Uygulanmakta olan günlük 4 saatlik elektrik kesintisinin yanında önce kamu kurumlarında iki ay boyunca Cuma günlerini de tatil ilan etmiş, alınan bu tedbirlerin yeterli olmadığını görünce bu sefer yeni tedbir paketinde,
            Devlet Başkanı yardımcısı Aristobulo Isturiz yeni tasarruf paketinde zorunlu hizmetler dışında, kamu çalışanlarının haftada iki gün çalışacağını ifade etmiştir.
            Her ne kadar çıkan bu elektrik krizi yönetilmeye çalışılmış olsa da, alınan önlemlerin bu sefer diğer sektörler üzerinde yıkıcı etki yarattığı gözlemlenmektedir.
            Ülkemizde 2015 yılı verilerine göre elektrik üretim kaynakları çeşitliliği açısından, toplam üretimin;
            % 37,8’i Doğalgaz, % 28,4’ü kömürden, % 25,8’i hidrolik kaynaklardan, % 4,4’ü rüzgârdan, % 1,3’ü jeotermalden üretilerek üretim kaynaklarında çeşitlilik sağlasa da üretim kaynaklarından bir bölümünde dışa bağımlı olunması üretim riskini ortadan kaldırmamaktadır.
Buna rağmen bir elektrik krizinin tek nedeninin üretim kaynakları olmadığı, iletim ve dağıtım hatları kapasitesi, fiyat politikası ve tasarrufun önemi de oldukça fazladır. Fakat fiyat politikasının da, kaçak elektrik kullananlar üzerinde belirleyici bir etkisi olmadığı gibi, yanlış fiyat politikaları ise iki ucu keskin bıçak gibi tehlikeli olarak ya üretim üzerinde negatif etki yaratma, ya da kaçak kullanımı arttırabilecek etki de gösterebilmektedir.
Bu gün için elektrik üretiminde bir sorun olmasa da, üretilen bu elektriğin iletimi ve dağıtımı da üretim kadar önemlidir.
Belki en düşük bütçeli önlem enerji tasarrufunu teşvik etmektir ama enerji haftasında bile enerji tasarrufunun önemi anlatılmamakta, enerji tasarrufunun öneminin geniş kitlelere duyurulması konusunda yeterli bir çaba gösterilmemektedir.
Yetkililer, mutlaka gerekli planlamaları en iyi şekilde yapmışlardır ve tüm planlamaları hazırdır fakat
            Son bir yılda lokal kesintileri saymazsak bile, sebebi ister iletim ve dağıtım sistemi sorunları, ister sistem güvenliği, ister üretim kaynakları tedariki isterse denetimsiz tüketim olsun iki defa çok sayıda ili etkileyen ve uzun süreli elektrik kesintisi yaşadığımız dikkate alınırsa,  bir şeylerin yolunda gitmediği gibi bir düşünce tüketicilerin aklından da çıkmıyor.
            Belki Ülkemizin Venezualla olmadığı burada kolay, kolay bir elektrik krizi çıkmaz diye düşünenler olabilir ve bu düşünce doğrudur, fakat ülkemizde bir elektrik krizi çıkarsa ki her zaman bu olasılık vardır ve o olasılık gerçekleşirse o zaman ülkemizdeki etkileri Venezualla’dakinden çok daha yıkıcı olacaktır.
            Bu nedenle Venezualla’daki elektrik krizinden dersler çıkarmak gereklidir.

Coşkun Tezel
coskuntezel44@gmail.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder