8 Mayıs 2018 Salı

Akıllı Şebeke Uygulamaları ve Kronikleşen Kayıp/Kaçak


6.Uluslararası İstanbul Akıllı Şebekeler ve Şehirler Kongre ve Fuarı (ICSG 2018) açılışında konuşan Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu Başkanı Mustafa Yılmaz, konuşmasında;
“Aklı kullanmadan enerji sektörü yönetiminin başarılı olamayacağını, 2018 ve sonrası için şirketlerden akıllı şebeke ve alt sistemlerine yönelik yatırım yapmalarını beklediklerini” ifade eden Yılmaz, “Bütün şirketler ya akıllanacak ya da bu sektörden aklanacaklar” diyerek
“İleri teknolojilerin şebekelere kazandırılması için AR-GE faaliyetlerini destekleyeceklerini, fakat Türkiye’yi çöplük hale getirecek projelere tahammülleri olmadığını”  ifade etmiştir.
İşin aslına bakılırsa “Akıllı Şebeke” kavramının net olarak tanımı konulmamış olmasından kaynaklanan bir karmaşa yaşandığı gerçektir, bazı dağıtım şirketleri akıllı şebeke konusunda oldukça detaylı çalışmalar yaparken,
Bazı dağıtım şirketleri Akıllı Şebeke kavramını sadece uzaktan sayaç okuma (OSOS) kapsamına hapsettikleri görülmektedir, her türlü şartta ise dağıtım şirketlerinin özelleşmesinden bu güne kadar Akıllı Şebeke uygulamasında pek fazla gelişme yaşanmadığı görülmektedir.
Oysa bahsedilen hiçbir akıllı uygulama, yapay zekâya sahip olmadığından akıllı şebekeler de sadece tasarımcılarının planladıkları kadar verimli olabileceklerdir.
Bir akıllı şebeke uygulamasında;
·         Trafo bölgesi bazında gerçek zamanlı ölçüm yapılarak kayıp/kaçak analizi,
·         Akıllı şebeke uygulaması Müşteri İlişkileri Yönetimine (CRM) entegre edilerek daha etkin abone yönetimi,
·         Akıllı Şebeke uygulamasının Coğrafi Bilgi Sistemine entegrasyonu ile, şebeke yönetimi, varlık yönetimi ve tüketicilerin lokasyon bazında kümelenmesi ile etkin abone yönetimi,
·         Uzaktan erişim ile sayaç endeksi dışında, sayaç ve elektrik enerjisi ile ihtiyaç duyulan tüm bilgilerin sağlanması
Gibi birçok aktif fayda sağlanabilecektir.
Burada asıl önemli olan yapılacak uygulamaların yasal altyapılarının da önceden hazırlanmış olması gerekecektir,
Bir saat içerisinde uzaktan tüketim değerleri okunmuş olan milyonlarca elektrik sayacının faturalarının tüketicilere nasıl ulaştırılacağı, e fatura veya SMS gibi uygulamalar ile fatura ve ödeme bilgisi bildirimlerinin geçerlilikleri bir yasal zemine oturtulması gerekmektedir.
EPDK başkanının bu açıklamasının yanında;
Bundan bir ay öncesine gidersek 2018 yılı 2.dönem elektrik satış bedeline yapılan zam bir yana dağıtım şirketlerinin gelirlerinin bir bölümünü oluşturan Dağıtım hizmet bedelinin düşürülmesi,
Aslında biraz suyun bittiğini her şirketin başının çaresine bakmayı öğrenmesi gerektiğinin şirketlere açık ilk sinyali gibiydi,
Bir taraftan bakıldığında ise, bu güne kadar ayrım yapmadan tüm elektrik şirketlerinin faydalı uygulamalar yaptığı, kayıp kaçağı düşürdüğü yönünde açıklamalar olması yanında nedense bu güne kadar sektörün günah keçisi olan akaryakıt dağıtım şirketlerine EPDK tarafından sürekli cezalar yazılırken her nedense bu denetimlerden elektrik dağıtım şirketleri sanki muaf tutuldu.
            Hiçbir başarı hikâyesi olmayan, başarı hikâyesi yazamadan başkalarının başarı hikâyesine sığınıp, başarılı şirketlerin gölgesinde bu güne kadar durumu idare eden çürük elmaların seçileceği zaman geldi mi? Yoksa bu başarısızlığın faturasını tüm tüketiciler, kayıp /kaçak bedeli olarak devam mı edeceğiz. Yakında göreceğiz.
Coşkun Tezel
coskuntezel44@gmail.com