Talep Taraflı Yük Dengelemesi.!
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun bu yıl içerisinde
arz, talep dengelemesini düzenlemek amacıyla, İlk etapta yüksek tüketimli
kullanıcılardan başlamak üzere gönüllülük esasına dayalı “Talep tarafı katılımcı
tüketicisi “ olarak tanımlanan bir uygulama başlatmak amacıyla çalışmalar
yürüttüğü haberleri görülmektedir.
Uygulama kapsamında piyasa fiyatlarının yüksek olduğu ve enerji
arzı riskinin arttığı dönemlerde, tüketiciler elektrik tüketimlerini kısmak
suretiyle bir taraftan arz ve talep dengelemesine katkıda bulunurlarken,
Diğer taraftan ise gönüllü
olarak uyguladıkları bu sistemle tüketecekleri halde tüketimi kısarak
tüketmedikleri elektrik enerjisi karşılığı olarak tüketiciye bir bedel ödenmesi
öngörülmektedir.
Konu hakkında görüş belirten
TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Elektrik, Elektronik Mühendisliği Bölüm
Başkanı Prof.Dr.Murat ALANYALI arz ve talebi dengelemek için yüksek maliyetli
santralleri çalıştırmak gerektiği, bunun da doğrudan olmasa bile dolaylı olarak
tarifeler yoluyla tüketiciye yansıdığını,
Yüksek tüketimli tüketicilerin
tüketimlerinin 15 dakika aralıklarla ölçülebildiğini, bu nedenle yüksek
tüketimli sanayi abonelerinin bu düzenlemeden faydalanabileceğini belirtmiştir.
Benzer bir uygulama;
2012 yılından beri uygulanan, gün
öncesi piyasası teklif setlerine yansıtmak üzere talep tarafı katılımını
öngören ikili anlaşmalar yapma imkânına sahip olan tedarikçi,
Tüketicisine gün öncesi fiyatı sözleşmede belirlenen
bir fiyatı geçtiğinde tüketim yapmaması ya da tüketim yapması halinde fiyat
riskini üstlenmesi karşılığında ek indirim alma imkânına rağmen sistem bu güne
kadar talep eksikliği nedeniyle,
Üç zamanlı tarifenin ise talebi ertelenemeyen 17/22
saatleri arasındaki puant saatindeki yüksek tarife nedeniyle, tek vardiya
çalışan un ve yem fabrikalarının yanı sıra depolama imkânı bulunan büyük sulama
tesisleri dışında pek fazla uygulama alanı bulamamıştır.
Yeni uygulanmaya konulması düşünülen uygulama ise;
Büyük ölçekli üretim tesislerinde belli zamanlarda üretimi
durdurmak veya azaltmak, potalı maden eritme, seramik, plastik ve iplik üretimi
gibi sektörler başta olmak üzere üretim kaybından doğacak zarar, az elektrik
tüketiminden elde edilecek gelirden daha fazla olacağı gibi ülke ekonomisi ve
istihdam üzerindeki olumsuz etkileri de dikkate alınırsa,
Mevsimsel kullanımlarda ise talebin ertelenemeyeceği
ve mevsiminde üretim yapılması zorunluluğu nedeniyle pek fazla talep olmayacağı
nedeniyle uygulama imkânının kısıtlı olacağı gerçektir.
İşin arz tarafında gerek üretim, gerekse dağıtım
tarafından temin edilen yük bilgileri yanında uygulamaya katılması muhtemel
tüketicilerin yük profillerinin ve üretim modellerinin çok iyi incelenmesi
gerekiyor.
Sektörde yük dengesizliği kaçınılmazdır, fakat
karşılanabilecek risk oluşturmayacak kadar dengesizlik sorun çıkarmayacağı
gibi, arz riski oluşturabilen açıklıktaki yük dengesizliklerini önlemek için
uygulanabilir çözüm seçeneklerini çoğaltmak en uygun çözümler gerekmektedir.
Arz/Talep dengelemesi açısından, yükleri fazla olmasa
da tüketici portföyünde sayısı milyonları bulan ve birçoğunun gönüllü
katılımına imkân tanıyacak konut abonelerini sisteme dâhil edebilmek adına, mevcut
tarifelerinde değişiklik yapmadan, yüksek tüketimli tüketicilerin uygulamaya
katılmasında verilmesi öngörülen tazminat miktarının bir kısmı ile sübvanse
edilerek ucuz hafta sonu tarifesi ile tüketici tarafından ertelenebilir
taleplerin yeni tarifeye uygun kullanımı ile sisteme daha fazla katkı
sağlayabilecek gibi görülmektedir.
Coşkun Tezel
coskuntezel44@gmail.com