30 Nisan 2017 Pazar

EPSAŞ’ların Suçu Ne?

5627 sayılı Enerji Verimliliği yasasının zorunlu uygulamaya geçişi için öngörülen 10 yıllık sürenin dolması ile 2 Mayıs 2017 tarihinden itibaren öngörülen uygulama ile çeşitli mağduriyetlerin oluşmasının önüne geçmek için,
Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca 28 Nisan 2017 tarih ve 30051 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanan bir yönetmelikle zorunlu uygulamaya geçiş süreci 01.01.2020 tarihine ertelenmiştir.
            Uygulamanın başlaması ile birlikte 2011 yılından önce Yapı Ruhsatı almamış binalarda da dâhil Enerji Kimlik Belgesi (EKB) olmayan binaların satışında tapu işlemleri yapılamayacağı gibi, EKB olmayan binalarda ikamet edenler elektrik ve su abonelik sözleşmesi de yapamayacaklardır.
            Bakanlık verilerine göre, 2011’den sonra yapı ruhsatı alan binalar için “yapı kullanma izni” aşamasında EKB alınmakta olup bu kapsamda 2011 yılından bu yana Türkiye genelinde yetkilendirilmiş olup bu kapsamda;
Toplam 35 civarında şirket ve kurum tarafından, 480 bin bina, 2011 yılından önce yapı ruhsatı alan binalardan ise 61 bina olmak üzere toplamda 541 bin bina EKB almıştır. Oysa EKB vermeye yetkili kuruluş sayısı yeterli sayıya çıkarılarak, yasanın çıktığı günden bu güne kadar 2011 yılından önce yapılmış binaların satışlarında Tapu işlemine bağlı olarak EKB belgesi zorunlu kılınmış olsaydı mevcut bina stokunun büyük bölümü belgelendirilmiş olabilirdi.
            10 yılda yapılanlara bakacak olursak önümüzdeki 36 ayda yapılacak işler oldukça fazla görülmektedir.
            EKB almamış binalarda elektrik aboneliği de yapılamayacağı düşünülürse, süre bitiminden sonraki ilk kamu görevlileri tayin döneminde, elektrik şirketlerini ilgilendirmediği ve alınması EKB’ye göre daha kolay olduğu halde zorunlu deprem sigortası olmayan binaların abonelik sözleşmelerinin yapılmadığı dönemler de düşünülürse,
Zorunlu deprem sigortası ile EKB belgelendirme süreçleri de incelendiğinde, zorunlu deprem sigortası uygulamasında Mülk sahibinin tapu belgesi ile bir sigorta acentesine gidip poliçe düzenletmesi ile sorun büyük oranda çözülerek DASK poliçesi ile birlikte abonelik sözleşme işlemi aynı gün içerisinde bitirilebilmekteydi,
EKB belgelendirme süreci düşünüldüğünde ise bu süre DASK sürecine benzerlik göstermeyecek ve tüketici mağduriyetleri kaçınılmaz olacaktır.
Yeni dönemde de EKB belgesi olmayan binalarda elektrik aboneliği yapacak olan tüketicilerle özellikle, görevli tedarik şirketleri (EPSAŞ)’lar arasında oldukça sıkıntılı günler yaşanacağı görülmektedir.
            Geçmişteki sorunların tekrar yaşanmaması için şimdiden önlemler alınmalı zorunlu EKB uygulama tarihine 36 ay süre kaldığı düşünülürse,
EKB’lerin binaların enerji tasarruf seviyesi ve sera gazı salınımını gösteren belgeler olduğu dikkate alınırsa, Doğalaz dağıtım şirketleri de bu sürecin taraflarından biri konumundadır. Bu nedenle;
Gerek kamu, gerek özel sektör bu sorunun çözümü konusunda ciddi işbirliği içinde olmalı, sorunun çözümü için mevcut duruma ilave olarak, Çevre temizlik vergisi, Emlak vergisi, Doğalgaz ve Elektrik fiyatlarında EKB belgeli binalar için daha uygun fiyatlandırma politikaları ile EKB edinme cazip hale getirmeli.
Mevcut binaların büyük çoğunluğunun EKB belgesi sorunu 36 ay sonuna kadar çözülmedikçe 01.01.2020 tarihinden itibaren yine Elektrik şirketleri haksız yere tüketici nezdinde peşinen suçlu ilan edilecek ve yüz binlerce tüketici mağduriyet yaşayacaktır.
Coşkun Tezel

coskuntezel44@gmail.com