13 Eylül 2015 Pazar

Elektrik Sektöründe Gelecek Kaygısı!

Elektrik Sektöründe Gelecek Kaygısı!
            Hafta içerisinde Ulusal Basında, Elektrik sektöründeki özelleştirmeler nedeniyle, Dağıtım Şirketleri ihalelerini kazanan, Dağıtım ve Perakende Şirketlerinin bankalara 7 Milyar Dolar borçlu olmalarından bahsedilerek kur artışı nedeniyle şirketlerin zor duruma düşeceği bu nedenle elektrik sektöründe olası bir finansal krizin bankalarda sıkıntı yaratacağı vurgulanarak,  Sektör yetkililerinin EPDK’ya sunumu sonrasında,
             EPDK yetkilileri, 2011-2015 yılları tarife döneminin sona erdiğini belirterek, 2016 yılı tarife dönemi çalışmalarında, “”Piyasa oyuncularını da tüketicileri de adil şekilde gözettiklerini” belirterek,
Tüketicilere yeterli, kaliteli, düşük maliyetli elektrik sunmanın yanı sıra mali açıdan güçlü, istikrarlı bir elektrik piyasası hedeflediklerini dile getiren yetkililer, tarife düzenlemelerini kısa süre içinde tamamlamak için çalıştıklarını bildirmişlerdir.
            Şayet soruna acil çözüm bulunmazsa, bu krizden sadece Bankalar etkilenmiş olmayacak, finansman sıkıntısına giren şirketler gerekli yatırımları yapamayacakları için enerji arzında sürdürülebilirlik konusunda oluşacak sıkıntılar nedeniyle tüketiciler, alınan enerji bedelini ve vergileri zamanında ödeyemeyecekleri için ise TETAŞ ve Kamu maliyesi de bu finansman sıkıntısından etkilenebileceği için, bu krizden daha fazla kurum ve tüketici etkilenmiş olacaktır.
            Tüketiciye düşük maliyetli elektrik enerjisi tedariki derken umarım, 22.08.2015 tarih ve 29453 Sayılı Resmi Gazetede yayınlanan “Elektrik Piyasası Tarifeler Yönetmeliği”nin 11 maddesinde açıklanan, “Piyasa İşletim Tarifesi” tüketici faturalarına zam olarak yansımaz, en azından EPDK’nın
Elektrik faturalarında tüketiciden alınan TRT payının hesaplanmasında matrah hesabının sadece enerji bedeli olarak kabul edilmesi hakkındaki Danıştay 13.Dairesinin kararının uygulanması konusundaki hassasiyetini yeni tarifede de göstermesi tüketiciler lehine olumlu olacaktır.
             Ayrıca bazı Dağıtım Şirketleri hedeflenen kayıp/kaçak oranlarına ulaşamadıklarından dolayı yaşanan gelir kaybını Fiyat eşitleme yöntemi ile telafi etmiş olsalar bile bu fiyat eşitleme yönteminin lisans sözleşmesinin sonuna kadar telafi edecekleri anlamını taşımadığı için döviz kuru risk oluşturmamış olsa bile kayıp/kaçak oranlarından dolayı ileride bir gelir kaybı riskini taşımaktadırlar.
            Bunun yanında vadesi geçmiş alacakların tahsilinde yeteri kadar etkin olamadıkları nedeniyle görevli tedarik şirketleri yanında Döviz kredisi ile tesis edilmiş olan üretim santrallerinin kredi maliyetleri ile birlikte Doğalgaz çevrim santralarındaki enerji üretimi için kullanılan Doğalgazın temininin Dolara bağlı olması gibi nedenler de dikkate alındığında elektrik enerjisine zam yapılacağının sinyalleri de görülmüş oluyor.
            En geç 01.01.2016 tarihinde elektrik enerjisine bir zam geleceği görülmektedir. Umarım ben yanılırım.
Coşkun Tezel

coskuntezel44@gmail.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder