Akıllı Şebekelerde Siber Güvenlik.!
Bildiğiniz gibi 31 Mart 2015 tarihinde saat 10:30’da ülkenin
dört bir yanında, bu gün bile tam olarak sebebini tam olarak
öğrenemediğimiz bir elektrik kesintisi yaşanmış, başta Ankara ve İstanbul olmak
üzere kesintiden etkilenen 50’den fazla ilin büyük bölümü saat 13:10’a kadar bu kesintiden etkilenmiştir.
Bu arada 2015 yılı Aralık
ayında Rusya ile yaşadığımız gerginlik sırasında, uzmanların ifade ettiklerine
göre;
Ele geçirilmiş olan
bilgisayarlar aracılığı ile hedef sitelere trafik yoğunluğu yaratılarak, yaklaşık iki hafta boyunca başta bankalar
olmak üzere birçok resmi kurum bir siber saldırıya maruz kalmış ve günlük hayat
etkilenmiştir.
Yine, 23 Aralık 2015 tarihinde Ukrayna`nın Ivano-Frankivsk
bölgesinde 700 bin kişiye elektrik sağlayan dağıtım şirketi sistemine bir siber
saldırı gerçekleşmiş ve 700 bin kişi bir süre elektriksiz kalmıştır.
Bu
siber saldırıların bir örneği ise 2010 yılında İran’ın nükleer programı
kapsamında Natanz’daki uranyum zenginleştirme tesislerine yapılarak 1000 kadar
sentrifuju kontrol dışı bırakılmıştır.
Bir araştırma sonuçlarına göre Ülkemizde akıllı telefonlar dâhil
bilgisayarların yaklaşık yüzde ellisinin ele geçirilmiş olduğu ve ele geçirilen
bu bilgisayarların genel olarak siber saldırılar için kullanıldığı düşünülürse,
Dağıtım şirketlerinin akıllı
şebeke tesisleri tamamladığı zaman, Avrupa’da en uzun üçüncü büyüklükteki elektrik
dağıtım ağımız da düşünüldüğünde dağıtım şebekemizin ileride ne kadar büyük bir
risk altında olduğu da görülmektedir.
Bu arada EÜAŞ (Elektrik
Üretim A.Ş) ise, dokuz hidroelektrik santralinin siber güvenliğini Havelsan’ın
çözümüne emanet etmiş, iki santralin güvenlik sistemlerinin kurulumu ve kabulü
tamamlanmış,
Diğer yedi santralin ise güvenlik sisteminin kurulumunun yılın ilk
yarısında tamamlanacak olması ise bir taraftan kamu üretim kaynaklarının siber
güvenliğinin sağlanmış olması diğer taraftan bu siber güvenlik sisteminin yerli
bir tedarikçi ile sağlanmış olması sevindirici bir gelişmedir.
Akıllı şebekelerde siber güvenliğin en zayıf halkası ise enerji
otomasyonunda kullanılan aktif cihazların nerdeyse tamamının yabancı
üreticilerin yaklaşık on kadar markasından oluşması ise Hacker’ler için hedef
küçültme açısından bir avantaj olurken akıllı şebekeler açısından risk
oluşturmaktadır.
Günümüzün, maliyeti en ucuz, eh hızlı ve en etkin sonuç alınabilen savaş
türlerinden biri olan bu siber saldırının enerji sistemlerini hedef alması
halinde tahmin edilenden fazla hasarlara yol açacağı kesindir.
Bu nedenle yerli ürünler ve çözümler geliştirerek bu kadar stratejik bir
sektörde dışa bağımlı olmaktan kurtulmanın aynı zamanda daha güvenli ve sürekli
enerji arzı açısından önemi görülmektedir.
Aksi halde ileride önlenemeyen herhangi bir ciddi siber saldırı sonunda böyle
saatlik ve günlük sıkıntılar yerine günler sürecek ve çok ciddi sorunlar ve
kayıplar yaşanacak demektir.
Güvenlik sorunu sisteme
dâhil edilmeden tesis edilecek bir akıllı şebekede bir siber saldırı sonrası
çıkacak krizleri yönetmeye çalışmak yerine güvenlik sorunu çözülmüş bir şebeke
tesis etmekle krizi önlemek her zaman daha makul bir yöntem olarak
görülmektedir.
Coşkun Tezel
coskuntezel44@gmail.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder