www.enerjimagazin.com sitesinde Enerji
İşleri Genel Müdürlüğü Elektrik Dağıtım Şirketleri Denetim Dairesi Başkanlığı'nın
konuya ilişkin hazırladığı raporlardan edindiği bilgilere göre 11.02.2017 tarihinde
yaptığı (http://www.enerjimagazin.com/haber-5238-Elektrik-Dagitim-Sirketlerinin-Sikayet-Karnesi.html)
haberinde;
Elektrik Dağıtım Şirketlerine 2016 yılı 3. Çeyrek
döneminde (Temmuz, Ağustos ve Eylül) toplam 2.397.655 ihbar ve şikâyet geldiği.
Bu şikâyet ve ihbarların 2.336.565’i çözümlendiği, Çözümlenemeyen şikâyet
sayısının 34.501, işlemde olan şikâyet sayısının ise 26.589 olduğu ifade
edilmiş, bu dönemde en yüksek şikâyetin ise 418.332 ile BEDAŞ’a ait olduğu
ifade edilmiştir.
Sayısal olarak bakıldığı zaman doğru bir rapor
olmasına rağmen, ihbar ve şikâyetlerin abone sayısına oranına bakarsak
karşımıza oldukça farklı bir tablo çıkmaktadır. Bu amaçla sitenin hazırlamış
olduğu tabloya EPDK’nun yayımladığı “Elektrik Piyasası 2015 Gelişim Raporu”
verilerine dayanarak şirketlerin abone sayılarını ilave ederek gelen ihbar ve şikâyetlerin
oranını incelediğimizde, karşımıza oldukça çarpıcı bir tablo çıkmaktadır.
Söz konusu ihbar ve şikâyetlerin 2016 yılı
Temmuz, Ağustos ve Eylül olmak üzere üç aylık bir dönemi kapsayan bir döneme
ait olması dikkate alınırsa oldukça yüksek ihbar ve şikâyet olduğu
görülmektedir.
Sonuçlanan,
sonuçlanmayan ve işlem süreci devam eden sayılarda hata ve yanlışlıkları bir
kenara bırakarak ihbar ve şikâyet sayılarına bakarsak,
Bu
yüksek sayıdaki ihbar ve şikâyetler nedeniyle aynı oranda işgücünün bu ihbar ve
şikâyetleri incelemek ve çözüme kavuşturmak için harcandığı zaman ile,
işgücünün enerjisi yanlış yönlendirilmiş olmaktadır, oysa ihbar ve şikâyetler
ne kadar azalmış olsa inceleme ve sonuçlandırma süreci ve işgücü de o kadar
azalacak olması nedeniyle mevcut işgücünün hizmet kalitesini arttırmaya daha
fazla zaman ayırarak hizmet kalitesini yükseltebilecektir.
Daha
fazla ihbar ve şikâyeti sonuçlandırmaya çaba gösteren işgücü ise hizmet
kalitesini arttırmaya zaman bulamayacağından ihbar ve şikâyet sayısı gittikçe
artacak bu da hem verimlilik açısından şirkete zarar olacağı gibi diğer
taraftan da tüketici memnuniyetini azaltacaktır.
Serbest
tüketici uygulaması nedeniyle mevcut müşteriyi portföyde tutabilme açısından
bakıldığında ise müşteri memnuniyetinin vazgeçilmez olduğu görülmektedir.
Tüm
bu ihbar ve şikâyet verileri her dağıtım ve görevli tedarik şirketinin elinde
olduğuna göre, bu çok kıymetli veriyi kategorilere ayırarak hizmet konusunda
aksayan birimlerde iyileştirmeye gidilmesi ile bir taraftan verimlilik artışı
sağlanırken, diğer taraftan müşteri memnuniyeti
ile çalışanların moral ve motivasyonları da arttırılmış olacaktır.
Coşkun Tezel
coskuntezel44@gmail.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder